91 ve 92 : Arequipa'da iki gun
17.02.2014 - 18.02.2014
26 °C
View
100 days/ 100 gün
on ayca ozer's travel map.
Cusco'dan gece otobus yolculuguyla
Peru'nun tarihi dokusu korunmus diger bir sehiri olan Arequipa'ya geciyoruz. Bunca zaman yasadigimiz turlu otobus yolculugina yeni bir boyut ekleniyor. Dileyen yolcular BINGO oynuyor. Bildigimiz tombala usulu muavin numaralari cekip mikrofonla iki katli otobusun yolcularina okuyor. Bingo yapan bagiriyor... Ozer oynarken uyumusum.(Odul neydi ya da kazandik mi?..zzzz...)
Arequipa 'beyaz sehir' olarak aniliyor. Ilk bakista nedeni binalarin insa edildigi volkanik beyaz tas. Iki volkanin etegine kurulmus olan kent( bkz ilk fotograf) deprem bolgesinde. Bu taslar hafif ancak depreme dayanikli. Her yer badana beyazi. Sehirde koloniel mimari hakim. Izgara plan uzerinde bir cok ic avlulu mekan.
Kentin goz bebegi, tum Peru kent ve kasabalarinda gordugumuz ana meydan ( Plaza de Armas). Cusco'da oldugu gibi, bas kosede bir katedral olmak uzere kalan kenarlari boylu boyunca iki katli binalarla donatilmis alan. Halk gunun her saati burada takiliyor. Meydan gibi meydan! Bulusuyor, yiyor, iciyor, muzik dinliyor..
Turistler katedralin merdivenlerinde, daha parali olanlar binalarin ikinci katindaki balkonlardalar.
Artik adet edindigimiz uzere, eger bir kentte "once gez sonra bahsis ver" turu varsa kesin yaziliyoruz. Arequipa'da bu turlari kentin Bilgi Merkezi ve universitesi ortaklasa duzenliyor. Hem universite ogrencilerine harclik oluyor hem de biz gezginler sadece turistik yerleri ogrenmekle kalmiyor kentin gundelik hayatina dair ipuclari da ediniyoruz...
Rehberimiz tura, bir tabu yikarcasina, beyaz sehrin hikayesini anlatmakla basliyor. Arequipa'nin, tum Peru tarihinde Isgalci Ispanyollara en cok destek olan kent oldugunu soyluyor. Ispanyol kulturune sahip cikan ve yasatan kent oldugu icin " beyaz adama" gonderme beyaz sehir olarak anildigini anlatiyor. Ayrica vaktiyle zenginlik gostergesi olarak binalarin rengarenk boyandigini zamanla ifade biciminin yalinlastigini belirtiyor. Nitekim ertesi gun Guney Amerika'nin en buyuk manasterlarindan biri olan Santa Catalina de Siena'yi gezdigimizde vaktiyle bu kentin nasil bir renk ahengi icinde oldugunu canlandirmamiz kolaylasiyor.
Ispanyollarin isgalinden yaklasik 40 yil sonra 1579'da kurulan bu manaster zaman icinde 450 kadar rahibeyi agirlayabilecek kapasiteye ulasmis. 20.000 metrekarelik bir alana yaygin manaster alani duvarlarin arkasinda bir sehir gibi. Ilginc yani katilan her rahibe icin bir odanin insa edilerek bu sekilde organik bicimde sekillenmis olmasi ( ayrilan rahibe odasini satiyor. Ya da devredebiliyor, olenin yerine yeni birisi yerlesebiliyor)
Rahibeler nadiren bir araya toplandiklari mekanlar( torensel yemek ve ibadetler icin salonlar) disinda kendi icine kapali hucrelerden olusan bir kompleks. Suan sadece 5 rahibeye ev sahipligi yapan Manaster, kendini surdurebilir kilmak ve namini korumak icin bos kalan kompleksin buyuk bir kismini ziyarete acmis.( Bizim ziyaretimiz 3 saat surdu. )
Rehberli turumuza geri donersek, diger duraklarimiz biraz daha turistikti. Once bu bolgelerin onemli gecim kaynagi Alpaca yununden tekstil ureten bir fabrikaya gittik.
Hayvanlari ( deve familyasindan olan bu hayvanlari Patagonya'dan yukariya siralarsak: Guanoco, vicunya, lama ve alpaca) gorduk, "oz hakiki" yunun nasil uretildiginin surecini ogrendik. El isi goz nuru emek doken bir dag kizinin sabrina hayran olduk.
Diger turistik duragimiz ise Peru'nun milli ickisi Pisco Sour'un yapilisini izlemekti. Daha once Sili'de katildigim mutfak kursunda nasil yapildigini ogrendigim bu ickinin iki ulke arasinda buyuk bir kapisma sebebi olmasi hayret verici (bir yandan da pek asina). Rehberimize gore sonunda Avrupa Birligi(?!?) bu ickinin Peru'ya ait olduguna kanaat getirmis. Aslinda aradaki fark net: Peru yumurta akini kopurtup ustune koyuyor
))
Biz de bu kavgadan faydalanip ) tadini ve etkisini sevdigimiz bu ickiyi her firsatta tadiyoruz
)
Posted by ayca ozer 05:57 Archived in Peru Tagged arequipa santa pisco alpaca catalina sour Comments (0)